Röportaj: Nedim SARAL

Aile bireylerimizle başlattığımız röportajların ilkini Nedim SARAL ile gerçekleştirdik. Umarım sizler de keyif alarak okuyacaksınızdır.

–          Nedim bey, sizi tanıyarak başlayalım röportajımıza.

–          1972’de Of’ta dünyaya geldim. İlkokul, ortaokul ve liseyi de Of’ta tamamladım. K.T.Ü İktisat mezunuyum. SARTAŞ Hazır Beton Şirketi ortaklarındanım. Evli ve 2 kız çocuğu sahibiyim. İyi bir Trabzonspor taraftarı olduğumu düşünüyorum

–          Uzunca bir süre Of’ta yaşadığınıza göre Of ile ilgili olarak ailemiz hakkında neler söyleyebilirsiniz ?

–          Of daha iyiye mi yoksa daha kötüye mi gidiyor diye sorarsanız, cevabım daha kötü olacaktır. Bu durum için geçmişe duyulan özlem muhakkak ki etkin olacaktır ama,  gerek sosyal gerekse de kültürel yönden şahsım adına eski Of’u daha çok özlediğimi söyleyebilirim.  Akrabamız içinse genç nesil beni oldukça umutlandırıyor. ( sen de dahilsin buna ) Mümkün olduğunca takip etmeye çalışıyorum. Güzel şeyler yapmaya çalışıyorlar.Gelecek adına umutluyum yani.

–          Geçmişe özlem duyduğunuz, bugün eksikliğini hissettiğiniz olgular neler ?

–          80’ler ve 90’ları düşündüğüm zaman Of daha bir aile havasındaydı. Kültürel etkinlikler oldukça iyiydi. Kahvehanelerde satranç turnuvaları yapardık,. Bugüne baktığımda daha bir yozlaşmış sanki Of. Biraz aile havasından kopmuş gibi. Aile havası derken diğer sülaleleri de katıyorum işin içerisine. Günümüzde herkes yabancılaşmış birbirine. Bugün yapılan çakma faaliyetler zorunluluktan gerçekleştirilmiş sözde kültürel eylemler. Hiçbir özelliği olduğunu düşünmüyorum.

–          Bu durumun aşılabilmesi için öneriniz olacak mı ?

–          Bağnazlık biraz da çağın getirdiği bir şey midir bilemiyorum ama gençler biraz daha aktif olmalılar bu konuda. Çağın virüsü İnternet ortamından uzaklaşıp memleketlerinde daha aktif etkinliklerde bulunmalılar.

–          Etkin faaliyetler için Of hazır mı sizce ?

–          Benim mantığımca hiçbir şey hazır mı diye beklenmez. Hazır olanı herkes yapar. Önemli olan onu hazır hale getirmektir. Neden Of’ta tiyatroyla uğraşan bir grup olmasın? Neden Of’ta Türkiye Satranç Şampiyonu oturmuyor ? Daha da fazlasına gidersem, Wimbledon’da raket sallayan biri neden Of’lu değil ? Neyimiz eksik veya hangisini başaramayız ? İsteyin yeter. Dünyayı sallarsınız.

–          Düşünceleriniz çok farklı ve güzel. Birileri bu şekilde düşünmeye başlarsa onlara yardımcı olacaksınızdır o halde ?

–          Böyle şeyleri hedef seçmiş birileri çıksa keşke. Yediğim yemeği keser, elimden gelen ne varsa yaparım bu uğurda.

–          Umarım bu satırları okuyanlar arasında böyle düşünenler de olacaktır. Belki sizden cesaret alarak bir şeylere adım atarlar. Bu arada yakında Of’ta Teknik Eğitim Fakültesi eğitime başlayacak. Gelecek olan öğrencilerin beklentilerini karşılamak üzere neler yapılabilir  ?

–          Eskiden beri Of’un il olması istenir. Ben de derim ki “önce kasaba olsun, sonra il yaparız”.  Üniversitenin çok fazla bir şey katacağına inanmıyorum şahsen. Daha iddialı olunarak Of’a özel üniversite kazandırılmalıdır diye düşünüyorum. Oflu iş adamlarınca çok da zor olmayacaktır bunu gerçekleştirmek.  Ama olsun diye de yatırım yapılmasına karşıyım. Çıtayı yükseltmeli.

–          Kendi deyimizle, bir kasabaya neden öğrenci ya da öğretim görevlisi gelsin ki ? Kalite anlamında soruyorum.

–          Dediğim gibi. Önce alt yapısı hazırlanmalı bu durumun. Zaman alacak bir şey tabii ki

–          Konuyu biraz daha size çevirelim… Trabzonspor sevdanız bilinmekte çevrenizce. Neler düşünüyorsunuz yeni sezonda takımımızla ilgili ( çok taraflı davrandım ben de  )

–          Evet. Fecii bir sevda hem de. Özellikle bu sezon tüm taraftarın kayıtsız şartsız takıma destek vermesi gerektiğine inanıyorum. Çünkü biz Trabzonspor taraftarıyız. Adı üstünde tarafız. Sahada futbolcusunu yuhalayan taraftar istemiyorum. Gelecek adına çok umutluyum takımdan. En çok eleştirdiğim kişi Şenol Hoca dahi bir gelişim içerisinde. Flaş bir transfer olmamasına rağmen sezonun en iyi kadrosuna sahip olduğumuzu düşünüyorum. Işık görünmüştür bana göre. Hep destek, TAM DESTEK.

–          Hatalardan ders çıkarırlar umarım.. Saralailesi.com olarak 4. Yaşımıza girmek üzereyiz. Bugüne kadarki çalışmalarımız için neler düşünüyorsunuz. Sizce yapmamız gereken bir şeyler daha var mı ?

–          Ailenin sizlere bir teşekkür borcu vardır. Şöyle ya da böyle olsun diyebileceğim bir şey yok, çünkü vakit ve emeğinizi acımasızca buna adamışsınız. Sizin adınıza değil ama büyükleriniz olarak kendi adımıza sizi biraz yalnız mı bırakıyoruz diye düşünmüyor değilim. Bize düşen sizleri daha fazla desteklemektir. Daha önce bahsettiğim gibi genç Saral ekibinden umudum fazla. Adımızı ülkede ve tüm dünyada bilim, sanat, spor alanında ileriye taşıyacağınızdan en ufak şüphem yok. Biz buna ne katmalıyız, buna bakmak lazım esasen.

–          Çalışmalarını başlattığımız dernek kuruluşu için sıkça sizleri rahatsız edeceğiz, merak etmeyin. Ağır ve emin adımlarla koyduğumuz hedeflere doğru ilerlemekteyiz.. Röportajı ufak ufak sonlandırıyorum. Eklemek istediğiniz bir şey var mı acaba ?

–          Böyle bir fırsat ve düşünce için teşekkür ediyorum. Son olarak, SARAL AKRABASI SAMİMİYET DERECESİ EN ÜSTTE, İHTİRASLARI SIFIRLADIĞI BİR ORTAMDA İKEN DAMARLARINDAKİ ASİL KANLA BİRLİKTE ÜLKE KADERİNDE EN ETKİN AİLE KONUMUNA GELECEKTİR. BU BİLİNÇLE BİRBİRİMİZE KENETLENMELİ VE SAHİP ÇIKMALIYIZ. BU VESİLEYLE BURADAN TÜM AKRABAMA HAYIRLI RAMAZANLAR DİLERİM.

–          Biz de teşekkür ediyoruz, kırmayıp bu güzel söyleşide bulunduğunuz için.

Share this post